Tarım alanında yapılan desteklemeler son sürat devam ediyor. Hangi ürünü ekecek olsan desteklemesi, ürünü ekmeden geliyor. Tabi böyle olunca yatırımcılarımız hemen tarıma yöneliyor. İşin içerisine bir de süte yapılan destekleme girince, tarıma dayalı hayvancılık yapmak kaçınılmaz oluyor.

Tohumu almaya gidiyorsun, tohum 30,00 YTL desteklemesi 35,00 YTL iş böyle olunca bende ekerim gaffari de eker. Gerçi Destekleme tohumda kalsa yine ekilmeyecek ya. Hemen devreye yakıt desteklemesi de giriyor. Ne kadar yakıt yaktın, faturasını götür litresine 0,30 YKR destekleme ve böylece kullanacağın yakıttın bir bölümünü de devlet karşılamış oluyor dolayısıyla.

Ekim yapmak için geriye ne kaldı ki zaten. Alet ve ekipmanların. Bununda % 40 nı devlet doğrudan gelir desteği veriyor zaten. Bu kadar destekleme varken kim çiftçi olmaz ki? İş bu kadar cazipken Tigem’in uzun süreli kiralamalarına yatırımcılarımızın ilgisiz kalmaların neredeyse imkânsız bir hal alıyor.

Desteklemeler öyle bir boyut kazandı ki, Yatırımcılarımızın çoğu artık ne kadar kar edeceklerini hesaplarken öncelikle devletten ne kadar destekleme alacaklarını hesaplayıp, daha sonra yatırım yapma kararı alıyorlar. Örneğin diyelim ki sizin 1000 da araziniz ve 15 saf kültür ırkına sahip bir sütçülük işletmeniz olsun. Ve desteklemelerin tümünden faydalanacağınız var sayılarak, bir hesaplama yapıldığında yaklaşık 30.000,00 YTL bir parayı devletten almanız mümkün.