7
Mayıs
2024
Salı
EKONOMİ

Sanayi Bakanı Niğde'de

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Türkiye'nin 2006 yılında dünyanın cazibe merkezi ilan edildiğini belirterek, hedeflerinin Türkiye ekonomisini ilk 10 büyük ekonomi arasına sokmak olduğunu söyledi.

Bir dizi inceleme ve açılış için Niğde'ye gelen Bakan Coşkun, Niğde Ticaret ve Sanayi Odası'nda işadamları ve esnafların sorunlarını dinledi. Yapılan toplantıda Türkiye ekonomisini değerlendiren Coşkun, hükümetin 3 yıllık icraatlarını anlattı. Türkiye'de kişi başına düşen gelirin 2 bin 280 dolardan, 5 bin doların üzerine çıktığını, Türk parasının kıymetinin artmasıyla satın alma gücüne bakıldığında bu değerin 11 bin dolara denk geldiğini söyleyen Coşkun, ülkenin en büyük sorunlarından birinin de adaletli gelir dağılımının sağlanamaması olduğunu belirtti. Coşkun, "Mali disiplini kurmuş durumdayız. Eğer bunu bir bozarsak yine eskilere döneriz. Belki kısa zamanda hayali olarak rahatlarız ama ondan sonra sıkıntılarını çekeriz ve o sıkıntıları da gelecek nesillere devrederiz. Reel faizler tekli rakamlara indi, buna bağlı olarak devlet bütçesinden ödenen faizlerde 3 senedir 26 katrilyon lira tasarruf sağladık. Bu tasarrufa rağmen devletin alt yatırımları masrafı 8 katrilyon lira. Bunun 7 katını faizcilere ödüyoruz, yedide birini de devletin ve 70 milyonun alt yapı ihtiyacına harcıyoruz. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bu sene 17 katrilyon lira alt yapıya harcama ayırdık" dedi.
2006 yılında Türkiye'nin dünyanın cazibe merkezi ilan edildiğini vurgulayan Coşkun, "Düne kadar randevu alamadığımız kurumlar şimdi bizden randevu alabilmek için sıra bekliyor. Düne nazaran Türkiye çok önemli adımlar atmıştır, sadece bununla da kalmadı ülkemiz dış politikada layık olduğu itibarı kazandı. Eğer bundan sonra biz hata yapmazsak Türkiye çok hızlı adımlarla daha mutlu yarınlara gidecektir" diye konuştu.

Bakan Coşkun, hükümetin hastalığı önce teşhis ettiğini, tedavisini ise hep birlikte yapmaya çalıştığını, eksiklerinin olduğunu, kaynağın yetmediğini kaydederek, "Bu ekonomik gelişmeleri masa gibi dört ayak üzerine oturtmak istiyorum. 1.'si eğitim. Türkiye'de bütçedeki en büyük payı milli eğitime ayırdık. 2. ayak sağlık, sağlığı yeniden yapılandırıyoruz. Ondan sonra adalet, son olarak da güvenlik. Dolayısıyla bunları da AB standartlarına getirmek için tedbir alıyoruz. Türkiye ekonomisi dünyadaki 20 büyük ekonomi arasında 17. sıraya oturdu. Hedefimiz inşallah 10 büyük ekonomi arasına Türkiye'yi yerleştirmek. Çünkü Türkiye'nin imkanları buna müsait. Bugüne kadar Türkiye'nin gerçeklerine uygun politikalar yürütülmediği için arada kesintiler olduğu için burada kalmışız. Onun için siyasi istikrar son derece önemlidir. Bu siyasi istikrarı da bozmak istediler bir erken seçim attılar ortaya. Onun için erken seçim falan yok" açıklamasında bulundu.

Gazetelerin promosyonlarla yaptığı haksız rekabeti önlediklerini, sıranın büyük mağazalara geldiğini, bunların küreselleşme sürecinde önünde durulamayacak bir olgu olduğunu ifade eden Coşkun, yeni çıkarılacak yasayla ilgili olarak şunları kaydetti:
"Ama biz mutlak surette bakkal amcayı da unutmamamız lazım. Onun için bir yasa hazırladık. Çok ses çıkardı, meclis tatile girince geri çektik ve yeniden Avrupa ülkelerindeki uygulamaları inceleyerek çok geniş bir mutabakat sağlayarak yasayı Başbakanlığa sunduk. Tabi esnafın da kendini koruması lazım. Artık kirli çuvallarda camı kırılmış, birçok sağlık kurallarına uyulmayan ortamlardan esnafımızın toparlanması lazım. Eğer toparlanamazsa odalarımıza görev düşüyor, onları bölgesel olarak sermayelerini birleştirip müşterek marketler haline getirilmesi lazım."

Marketler kadar kamu kurumlarının kantinlerinde sorun olduğunu, bunları hiçbir zaman tasvip etmediğini dile getiren Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, bu memlekette herkesin kendi işini yapması gerektiğini, devlet ağırlıklı ekonomide kooperatiflerin, kantinlerin önemli olabileceğini ama bugün artık bu kadar yaygın, serbest, rekabete açık piyasa ekonomisinde, şartları eşit hale getirmek gerektiğini, kantinler üzerinde de düşündüklerini, zamanla zemin buldukları takdirde bu konuda da bir çözüm üreteceklerini söyledi.

"KİRA ÖDER GİBİ İŞ YERİ SAHİBİ OLUNACAK"
Kira öder gibi ev sahibi olma imkanı sağlayan Mortgage Yasası'na kira öder gibi iş yeri sahibi olma imkanını sağlayan yeni maddeler eklediklerini belirten Coşkun, "Mortgage denen kira öder gibi ev sahibi olma kanununa çeşitli güç odakları isimlerini söylemeyeceğim, iş yerlerini koymamışlardı. Başbakana bunu anlattık, başbakanın talimatıyla komisyonda. Aynı şekilde 20-25 yılda çok düşük faizle ev edinir gibi iş yerlerini de kanunun içine katacağız" dedi.
Esnafın rejimin teminat taşları olduğunu, esnafın töreleri yaşatan, gelecek nesillere aktaran bir zümre olduğunu, bu nedenle esnafı e-esnaf projesiyle müesseseleştirerek yeniden yapılandırdıklarını dile getiren Coşkun, konuşmasının devamında sosyal güvenlik ve sanayide kullanılan nitelikli insan gücü ile ilgili olarak da şunları söyledi:
"Bağ-kur önemli bir sosyal güvenlik. Fakat devletin 16 katrilyon alacağı var. Bunun yaklaşık 9 katrilyon lirasına faiz bindirilmiş. Esnafın bunları ödemesi mümkün değil. Sosyal sigortalarda öyle. Aynı vergi barışında yaptığımız gibi burada da bir barış getirdik fakat tutmadı ilk uygulama. Onun için yeniden ele aldık ve ödeyebilir şartları getirdik. Daha da zamanında mükellefiyetini yerine getirenler itiraz ediyorlar. Bir adım daha attık, inşallah bunu düzeltiriz. Çünkü faizlerden sonra Türk ekonomisini sarsan en büyük transfer sosyal güvenlik transferleri. Geçen sene 22 milyar dolar karşılığı Türk lirası yaklaşık 28 katrilyon. Çünkü emeklilik sistemi o kadar çökmüş ki, gelifmi arasına Türkiye'yi yerleştirmek. Çünkü Tüşen ülkelerde 7 kişi bir emekliyi besler, primleriyle. Gelişmekte olan ülkelerdeki Türkiye yakın zamana kadar 80'li yıllarda 4 kişi bir emekliyi besliyordu. Şu anda 1.6 kişi bir emekliyi besliyor. Dünyanın hiçbir yerinde 25 yıl çalışıp 35 yıl emekli maaşı alan adam yok. Öyleyse sistem çökmüş. Bu bakımdan sosyal güvenlik reformu her şeyi halletmiyor ama bir adım ileri giderek bu reformu gerçekleştireceğiz. Nitelikli insan, sanayiinin önündeki en büyük sorun. Maalesef bazı güç odaklarının bu ön yargıları devam ediyor. Bu demokratik sistem içinde; açıkça söylüyorum alnım açık, yüzüm pak, geçmişim belli, geleceğim belli, imam hatipleri kapatmak için meslek liselerine darbe vurdular ve memleketin gelişmesine en büyük darbeyi vurdular. Bu ülkede daima sanayileşmeye ve teknik gelişmeye darbe vurulmuştur. Bunu önlemek istiyoruz, yine ayağa kalkıyorlar. Sizden de destek bekliyoruz. Bu çıraklık okullarını, meslek liselerini, akşam sanat okullarını yeniden sanayie ve ülkenin gelişmesine hizmet eden bir yapıya kavuşturmamız lazım. Ön yargılarla bu memleketi bir yere götürmemiz mümkün değil."

.
Yayın Tarihi : 25 Şubat 2006 Cumartesi 10:24:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
FERUDUN BİLGE IP: 85.101.141.xxx Tarih : 27.02.2006 09:50:28
gercekten niğde ili gectiğimiz günlerden beri deherli hükümetimizin üyeleri bakanları ilimize gelmelemri ilimize verilen önemi gözler önüne sermekte olup sayın bakanımızın ilimize fabrika temeli atması niğde nin havasını bile değiştirdi özellikle niğdemizin önemli sanayi kuruluşu olan birko aş yönetim kurulu başkanı erdoğan mumcu bey den allah razı olsun tüm yönetim kurulu üyelerine ilimize yaptıkları yatımılardan dolayı teşekürederim FERUDUN BİLGE NİĞDE MUH DER BAŞKANI 05337221555